CHP’li Karatepe, Bakan Şimşek ile yapılacak görüşmenin başlıklarını Cumhuriyet’e açıkladı:
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile yaptığı görüşme sonrası, Erdoğan’ın önerisiyle Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in CHP’nin gölge kabinesinde Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan sorumlu olan genel başkan yardımcısı Yalçın Karatepe ile görüşmesi kararlaştırıldı. CHP’li Karatepe, Şimşek ile yapacakları görüşmeye ilişkin Cumhuriyet’e konuştu.
Görüşmede gündeme getirmeyi planladığı başlıkları paylaşan Karatepe, “Enflasyonla mücadele edilmesi için vatandaşın yoksullaştırılmasını amaç edinmiş bir iktidar var. ‘Asgari ücrete artış yapmayacağız, emekli aylıklarındaki artışı sınırlı tutacağız’ gibi açıklamalar yapıyorlar. Asgari ücretin artırılmaması enflasyonla mücadele aracı olarak görülüyor. Biz yoksullaştırıcı ekonomi politikalarının karşısında olduğumuzu ifade edeceğiz. Temmuzdan itibaren asgari ücrete en az enflasyon farkı kadar zam yapılması gerektiğinini söyleyeceğiz. Bugün asgari ücret mayıs ayı verileriyle bile açlık sınırının 2 bin lira altında kalıyor. Yılın geri kalan kısmında aynı asgari ücret seviyesiyle geçinilemeyeceğini söyleyeceğiz” dedi. Emekli maaşlarını gündeme getireceğini belirten Karatepe, “Enflasyon oranına refah payı eklenerek aylıkların artırılması gerektiğini söyleyeceğiz” dedi.
Karatepe, iktidarın yeni vergi düzenlemesi hazırlığına karşı kendilerinin “vergide adalet” önerisini anlatacaklarını vurguladı.
VERGİ ADİL DEĞİL
Karatepe, “Bugün vergi gelirinin üçte ikisi dolaylı vergilerden oluşuyor. Bu adil olmayan bir vergi. Bu oranın OECD ortalamasına yani yüzde 35 civarına indirilmesi gerektiğini söylüyoruz. Başta kurumlar vergisi olmak üzere ciddi vergi artışlarının zorunlu olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.
Çay ve hububat fiyatları gibi açıklanan tarımsal desteklerin yetersiz kaldığını ileteceklerini söyleyen Karatepe, “Mevcut kanunlar diyor ki tarımsal destekler milli gelirin yüzde 1’inden az olamaz. AKP döneminde bu düzenlemeye hiç uyulmadı” dedi. Çok tartışılan TÜİK verilerinin de bir diğer başlık olacağını aktaran Karatepe, “KÖİ projelerinin kamuya çok büyük yük olduğunu söyleyeceğiz” dedi. Karatepe, Varlık Fonu’na ilişkin eleştirilerini ileteceklerini ve bunun zamanla tasfiye edilmesi gerektiğini söyleyeceklerini de belirtti.
‘ÇAĞIRIN GÖSTERELİM’
Bu görüşmenin AKP ile ortak bir ekonomi programı hazırlığı anlamına gelmediğini vurgulayan Karatepe, “Gündemimiz, doğrudan vatandaşın gündeminde olan konular. Gizli bir ajandamız yok. Uyguladıkları politikalar yerine yapılması gerekenlerin neler olduğunu biraz daha somut bir biçimde ifade edeceğiz. Ortak program çalışılması söz konusu değil. AKP ile işbirliği yapmıyoruz. Biz insanların 10 bin lirayla hayatta kalamayacağını söylediğimizde ‘Bütçede kaynak yok’ diyorlar. Biz de diyoruz ki ‘Kaynak var, çağırın gösterelim.’ Görüşme bu nedenle oluyor. Yoksa onlarla oturup yeni bir ekonomi programı yazmayacağız” dedi.
‘EKONOMİ ÇALIŞMAYACAĞIZ’
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP’nin Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile ekonomi programı çalışılacağı iddialarına “Şimşek’le ekonomi programı çalışmayacağız” yanıtını verdi. Partisinin ekonomi kurmaylarının gelecek hafta Şimşek ile yapacağı görüşmeye ilişkin konuşan Özel, “Şimşek ile görüşme fikri Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan çıktı. Benim tek önerim, Türkiye’deki gelir adaletsizliğine müdahale etmek için adil bir vergi sistemi. ‘Meclis’te yapmamız lazım’ dedim. Erdoğan, ‘Şimşek gelsin, onunla görüşün’ dedi. Ben AK Parti’nin 22 yıllık yükünü sırtlanacak bir işin içine girmem” dedi.
Özel, Ekol TV’de gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Erdoğan ile yaptığı görüşmeler ve siyasetteki normalleşme sürecine gelen eleştiriler sorulan Özel, “İyi niyetli endişeliler var. ‘AKP’ye yaşama gücü veren biz olmayalım’ diyorlar. Her iki tarafta birden bu kutuplaşma ortamından beslenenler var” ifadelerini kullandı.
Gezi tutukluları konusuna da değinen Özel, “Cumhurbaşkanına verdiğim dosyada ‘Siz bunları affedin’ demedik. Dosya Adalet Bakanlığı’na çekildi. Oradan kanun yararına bozma yoluyla hem tutukluluk hallerinin sona ereceğini hem de Türkiye’nin AİHM kararlarına direnen üçüncü dünya ülkesi görüntüsünden veya muz cumhuriyeti görüntüsünden kurtulacağını ümit ediyorum” diye konuştu.
